Müzeyyen
Felsefe
- Q. Aquinalı Thomas’ ın inancın Tanrı’yı, aklınsa Tanrı’nın yarattıklarını bilmekle ilgili olduğu düşüncesi 15–17. yüzyıl felsefesine kaynaklık etmiştir.
Buna göre 15–17. yüzyıl felsefesinde aşağıdakilerden hangisinin ön planda olduğu söylenebilir?
- Q. Rönesans ilk olarak İtalya’da ortaya çıkmış ve burada ilk örneklerini vermiştir. Buna göre;
1. İslam coğrafyasındaki çeviriler, bilim ve felsefenin gelişimi üzerinde etkili olmuştur.
2. Coğrafi keşifler neticesinde matbaa kullanılmış, okuryazarlık artmıştır.
3. Ekonomik faaliyetlerin etkisiyle ticaret gelişmiş ve üretim tarzının değişmesiyle de toplumda sosyal farklılıklar oluşmuştur.
ifadelerinden hangileri Rönesans’ın ortaya çıkışına neden olan sosyo-kültürel etkenler arasında gösterilebilir?
- Q. Felsefe tarihine bakıldığında farklı dönemlerde farklı görüşlerin ortaya çıktığı görülmektedir. Nitekim Skolastik dönem sonunda da düşünceye ait unsurlarda değişiklikler olmuş, Rönesans ile başlayıp 17. yüzyılda pekişen yeni bir düşünce sistemi ortaya çıkmıştır. Modern düşünce denen bu yeni sistem inanç yerine aklı temel almıştır.
Aşağıda yer alan ifadelerden hangisi modern düşüncenin özellikleri arasında yer almaz?
- Q. 15-17. yüzyıl felsefesi döneminde, bilimsel çalışmalar yapan Galileo “Ben Aristoteles gibi taşların niçin düştüğünü değil, nasıl düştüğünü merak ediyorum.” demiştir.
Buna göre, aşağıdaki yargılardan hangisine ulaşılabilir?
- Q.
F. Bacon’a göre düşünce kendi başına bırakılırsa doğruya ulaşamaz. Nasıl kullanılan araçlar, elin gücünü artırıyorsa kullanılan akıl yürütme tarzları da aklın gücünü artırır.
Bu açıklama aşağıdaki konulardan hangisi ile ilgilidir?
- Q. Roger Bacon, Orta Çağ’ın sonlarında yaşamış bir İngiliz düşünürdür. Ona göre bilginin kaynağı deneyim, ölçeği ise akıldır. Tek başına akıl kesin bilgiye ulaşamaz, kuşkudan kurtaramaz. Kuşkunun giderilmesinde son söz deneyimindir. Onun iki farklı anlamda kullandığı deneyim sözcüğünün birinci anlamı normal duyu deneyine işaret ederken, ikincisi insan zihninin Tanrı tarafından aydınlatılmasının sonucu olan içsel deneyimdir. Bellekte, akıl ilkelerine uygun geldiği öne sürülen bilgilerin doğruluğu ve gerçekliği deneyim ile bağdaşmasına bağlıdır. Deneyim verilerine aykırı düşen bir bilginin gerçekliği söz konusu değildir.
Bu parçada dile getirilen bilgi görüşü aşağıdaki yaklaşımlardan hangisi ile ilişkilendirilebilir?
- Q. Newton yaptığı çalışmalar konusunda şu sözleri söyler: “Bilimsel öngörülerde bulunabiliyor olmamı, doğayı insanlara tanıtabilmemi, bilimde yeni bakış açıları getirebilmemi kısacası bunların her birini omuzlarında yükseldiğim kişilere borçluyum.”
Newton bu sözlerinde bilimin aşağıdaki özelliklerinden hangisini vurgulamıştır?
- Q. Bazı düşünürler, toplumsal düzen bireyin gereksinimlerini karşılayamaz hâle geldiğinde, haksızlıkları giderecek, sorunları ortadan kaldıracak ideal toplum düzenleri tasarlamışlardır. Düşünürlerin adalet, eşitlik, özgürlük gibi kavramlar üzerine tasarladıkları bu devlet düzenine ütopya adı verilir.
Buna göre ütopyalar için aşağıdaki yargılardan hangisi söylenebilir?
- Q. Rönesans’ın ana eğilimi otoritelerden bağımsız olmayı istemektir. Artık insan büyük bir organizmanın bir organı değildir, ağırlık merkezi kendinde olan bir küçük dünya, kendine göre özelliği ile bir bireydir.
Bu açıklamadan hareketle Rönesans felsefesi için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
- Q. Descartes’a göre var olmasaydık şüphe edemezdik. Bu bizim edinmiş olduğumuz ilk doğru bilgidir. Öyle ki şüphe etmek düşünmeye, düşünmek ise var olmaya yeter bir kanıttır.
Buna göre aşağıdakilerden hangisi Descartes’ın varlıkların var olabileceği düşüncesine ulaşmasını sağlayan çıkarımın nedeni olarak düşünülebilir?
OPEN